SIKÇA SORULAN SORULAR
1991 yılından bu yana tecrübelerimizi sizinle paylaşıyoruz..
Kontakt lens, kornea ve sklera gibi gözün dış yüzeyi üzerine yerleştirilebilen, kırma kusurlarını düzeltme veya bazı göz hastalıklarını tedavi edici amaçlarla kullanılabilen protezlerdir. Son yıllarda kontakt lens teknolojisi çok gelişmiş ve lenslerin kullanımını kolaylaştıran ve kullanım süresini uzatan yeni tasarım ve materyaller geliştirilmiştir.
Günümüzde temel olarak iki çeşit lens vardır. Bunlar gaz geçirgen sert lensler ve yumuşak lenslerdir. Gaz geçirgen sert lenslerin kullanımının gerektiği birkaç durum dışında çoğunlukla yumuşak lensler kullanılır.Gaz geçirgen sert lensler: Göze yüksek oranda oksijen geçişine izin verdikleri için bu adı alırlar. Göze ilk takıldıklarında varlıkları hissedildiği için kullanımı belirli bir alışma süresi gerektiren bu lensler esasen yumuşak lenslerden daha dayanıklıdır. Korneanın şeklini almadıkları için yüksek astigmatizma ve keratokonus gibi olgularda özellikle tercih edilirler. Gençlik yaşlarından itibaren korneanın ilerleyici bir şekilde sivrileşmesi hastalığı olan Keratokonus hastalığında bu lenslerin sağladığı görme kalitesini başka hiçbir yöntem sağlayamaz ve bu olguların %93-97’sine gaz geçirgen sert lensler başarıyla uygulanabilir.Yumuşak lensler: Günlük kullanılan 1 gün ömürlü lensler, günlük kullanılan 1 ay ömürlü lensler, günlük kullanılan 1 yıl ömürlü lensler, 1 hafta kullanılan 1 hafta ömürlü lensler, 1 ay kullanılan 1 ay ömürlü lensler, bazı göz hastalıklarının tedavisi için kullanılan tedavi edici lensler, bifokal/multifokal lensler ve renkli lensler gibi çok değişik tipleri vardır. Bunların kullanımı oldukça rahattır. Gözdeki kırma kusurun düzeltilmesi için kullanılan lenslerin çoğu renksizdir ve göze takıldığında görünümü değiştirmezler. Takıldıkları sürece kusuru düzeltir ve berrak bir görüntü sağlarlar.
Kontakt lenslerin avantajları;Kontakt lenslerin bazı kişiler için kozmetik faydası ve gözlük takmama rahatlığı yanısıra optik avantajları vardır.Yüksek dereceli kırma kusurlarında kontakt lensler küçük çaplı ve kalınlıklı olmaları yanısıra gözün direkt üzerinden düzeltme yapmaları nedeniyle çevresel kısımlardaki görme bozukluklarını azaltırlar.Tek gözünde ameliyat veya yaralanma gibi bir nedenle lensini yitirmiş olanlara verilen gözlük camları aşırı büyütme yaptığı için hastanın kullanabilmesi zordur. Kontakt lenslerde büyütme faktörü gözlük camlarına göre oldukça azdır ve hasta tarafından tolere edilebilir. Böylece hasta her iki gözünü kullanabilir hale gelir.Gözlüklerle çok az düzelme kaydedilebilen veya görmesi hiç düzeltilemeyen keratokonuslu veya başka bir nedene bağlı düzensiz korneası olan hastalar kontakt lenslerle sıklıkla iyi bir görme elde ederler.Kontakt lenslerin sporcular ve özel iş gereksinimleri olan kişiler için de avantajları vardır. Kontakt lenslerin dezavantajları;Gözlüklere göre biraz daha masraflıdırlar. Ancak teknolojinin gelişimi sayesinde daha hesaplı kontakt lensler piyasaya sürülmektedir.Yeni kullanmaya başlayanların belli bir alışma süresi olur. Bu süre yumuşak lens kullananlarda daha az, sert lens kullananlarda daha uzundur (1 hafta-1ay).Kontakt lens kullanımında temizliğe çok dikkat etmek gerekir. İleride anlatılacak olan bazı göz sağlığı sorunları kontakt lens kullananlarda meydana gelebilir. Bazen lensin kullanılamadığı zamanlar olur ve bu zamanlarda gözlük kullanmak gerekebilir.
Kontaktlenslerinizin özellikleri, gözün hassasiyetine göre göz uzmanınızın, lensinizi aldığınız optikcinin ve kullanma kılavuzunda yazan uyarılara uymanız sorunsuz lens kullanmanız açısından önemlidir.
Lens bakım malzemelerini devamlı elinizin altında bulundurmakta fayda vardır. Temizlik için düz bir yüzey seçin. Lavabo gibi lensi kaybedebileceğiniz veya kirlenmesine sebep olabileceğiniz ortamları seçmeyin. Lensi takacağınız yerde küçük bir ayna bulunsun. Lensleri tutmadan önce mutlaka ellerinizi yıkayıp durulayın ve kurutun. Karıştırmamak için temizliğe her zaman aynı lensten başlayın. Lens kabına lens solusyonu doldurun. Çıkardığınız lensi avucunuzda birkaç damla lens solusyonu ile temizleyin. Lensin heriki tarafını işaret parmağınızın etli kısmı ile silin. Lensi duruladıktan sonra kabına yerleştirin. Lens kabındaki solusyonun yumuşak lens kullanıldığı takdirde en azından lensi örtecek kadar olması gerekir. Sert lenslerin kuruması lensi bozmasa da lensin dezenfeksiyonu ve rahat kullanımı için nemli tutmakta fayda vardır. Dezenfeksiyon için lensleri solusyonda en az 4 saat tutmak gerekir. Bu süre sonunda bazı solusyonlarda lens, kabından alır almaz göze takılabilirken bazılarında başka bir solusyonla yıkamak gerekebilir. Yine bazı lenslerde bu 4 saat içinde nötralizasyon hadisesi meydana gelir ve süre bitmeden lens direkt göze takılamaz. Lenslerinizi her çıkarışınızdan sonra dezenfekte etmek, tahrişe veya enfeksiyona neden olan mikroorganizmaların ölmesini sağlar. Lensi gözünüze taktıktan sonra lens kabını solusyonla çalkalayıp ağzını kapatın. Lensi kabına koyacağınız her zaman mutlaka yeni solusyon doldurun. Lenslerinizi çıkarıp temizleyin ve duruladıktan sonra kutusuna yerleştirin. Lenslerin solusyona iyice batmasını sağlayın. Kapakları kapatın ve kutuyu hafifçe sallayın. 15 dakika bekleyin. Lensleriniz çok kirliyse bu süreyi 1-2 saate kadar uzatabilirsiniz. Lenslerini kutusundan çıkarıp lenslerinizi ve lens kutusunu lens solusyonu ile temizleyin. Sonra kutuya solusyon doldurup lenslerinizi koyarak normal dezenfeksiyon işlemini başlatın. Tam renkli lenslerin temizlenmesi ve sterilizasyonunda H2O2 ihtiva eden temizlik maddeleri renk solmasına yol açabildiğinden tavsiye edilmez. Bu konuda en önemlisi göz uzmanınızın tavsiyelerine uyunuz.
Gözde kaşıntı, yanma veya batma, Gözde bir şey varmış hissi Aşırı sulanma, normal olmayan göz akıntısı veya kızarıklık Görüş bulanıklığı, nesnelerin etrafında gökkuşağı veya harelenme görüntüsü Lenslerin ilk takıldıkları zamana göre daha fazla rahatsızlık vermesi Lensi çıkardığınız zaman rahatsızlık hissi ortadan kalkıyorsa lenste hasarlanma, kir veya yabancı cisim olup olmadığını kontrol etmek için yakından incelemeniz gerekir. Hasarlanma varsa lens atılmalı ve yeni bir lens kullanılmalı, kir ve yabancı cisim varsa temizliği yapılmalıdır. Bunlara rağmen problem devam ederse derhal doktorunuza danışınız. Burada bahsedilen şikayetler herhangi bir enfeksiyon ya da daha ciddi bir durumun habercisi olabilir
Kontakt lensler bazı gözlerde kuruluk meydana getirebilir. Bu durumda kayganlaştırıcı ve ıslatıcı damlaları kullanmanız uygun olur. Eğer kuruluk hali devam ederse göz doktorunuza başvurmanız gerekir. Lens gözünüze yapışmış yani hareketi durmuş ise bir kayganlaştırıcı solusyon uygulayın ve lensi çıkarmayı denemeden önce serbestçe hareket etmesini bekleyin. Lens hala yapışmaya devam ediyorsa derhal göz doktorunuza başvurun. Bazı gözlerde göz yaşı salgısında artma meydana gelebilir. Bu durum özellikle alışma sürecinde olan kişilerde daha sıktır. Gözde yabancı cisim hissi. Toz parçacıkları, lens yüzeyinde kirlenme veya çizikler, lensi aşırı uzun süre takma veya lensi çıkarırken gözü zedeleme bu duruma sebep olur. Bu durumda lensinizi çıkarın, temizleyin. Çizik veya yırtık tespit ederseniz lensi takmayınız. Ayrıca lensleri önerilen süreden daha uzun süre takmamaya çalışın. Ağrı. Gözde yabancı cisim hissine sebep olan faktörler ağrıya da neden olabilir. Önerilere dikkat ettiğiniz takdirde gözde yabancı cisim hissi ve ağrı devam ediyorsa fazla beklemeden doktorunuza müracaat etmeniz gerekir. Gözlerde yanma, batma, kaşıntı ya da sulanma. Lens yüzeyinde temizleme solusyonu veya sabun kalmış olabilir. Lenslerinizi çıkarıp iyice yıkadıktan sonra yeniden takmanız gerekir. Gözde kızarma. Gaz geçirgen sert lens kullananlarda alışma sürecinin bir belirtisi olabileceği gibi gözde bir enfeksiyona da işaret ediyor olabilir. Kontakt lense alışmış bir gözde aniden kızarıklık meydana gelmişse hemen doktora müracaat etmek gerekir. Işık hassasiyeti. Yine gaz geçirgen sert lenslerin alışma döneminde olabilir. Ayrıca kornea enfeksiyonunda da ışık hassasiyeti meydana gelebilir. Işık etrafında gökkuşağı ya da hareler görme. Lensin merkezde durmamasından veya korneada ödem oluşmasından kaynaklanabilir. Bulanık görme. Normalde net gördüğünüz bir lensle bulanık görmeye başlamışsanız lensleriniz kirli olabilir. Uzun süreli kullanımda da bulanık görme meydana gelebilir. Bir günlük bir takma süresinden sonra lenslerinizi çıkartınca birkaç saat süre ile bulanık görebilirsiniz. Bu geçici bir şikayettir. Göz yorulması. Uykusuzluk, gözlerin okuma ve çalışmada uzun süre kullanılması sonucunda meydana gelir. Lensleri takma süresini azaltarak gözlerinizi dinlendirmeniz gerekir. Lenslerin korneadan kayması veya düşmesi. Çocuklarda sık rastlanan bir durumdur. Ancak erişkinlerde olması lenslerde bir uygunsuzluğa işaret ediyor olabilir. Doktorunuza danışmanız gerekir. Kornea ülseri. Kontakt lens kullanımda en çok korkulan durumdur. Yukarıda belirtilen durumların çoğuna neden olabilir. Lensi çıkarıp gözünüzü dinlendirmenize rağmen şikayetler geçmiyorsa fazla beklemeden doktora müracaat etmek gerekir. Bu durum tespit edildiğinde bir süre kontakt lens kullanımına ara verip gözünüzün tedavisinin yapılması gerekecektir. Allerji. Kontakt lens kullanımının herhangi bir döneminde meydana gelebilir. Gözlerde kaşıntı, yanma, batma, sulanma ve kızarıklık gibi şikayetler olabilir. Lenslerin çıkarılarak tedavisinin yapılması gerekir. Korneada damarlanma. Lenslerin uygun olmayan şekilde kullanılması, uygun olmayan lens kullanılması ve göz kontrollerinin aksatılması sonucunda meydana gelir. Zamanla görmeyi etkileyebilir ve kontakt lens kullanımını engelleyebilir. Lens kullanırken gözünüze herhangi bir kimyasal madde kaçarsa derhal gözleri bol suyla yıkayın, lensleri hemen çıkartın ve atın. Acilen göz doktorunuza ya da acil servise başvurun.
Bazi kaynaklar kontakt lensler üzerine ilk görüslerin Rönesans dönemine dek uzandigini bildirmekle birlikte, ilk tanimlama 1845'de Ingiliz astronom John Frederick William Herschell'e aittir. Ilk kontakt lens ise 1886' da Xavier Galezowski tarafindan katarakt cerrahisi sonrasinda yara yeri iyilesmesini kolaylastirmak amaciyla yapilmistir. Keratokonus hastalarina yönelik ilk kontakt lens ise Fransa'da 1888'de Eugene Kalt tarafindan üretilmistir. Lens dizaynina iliskin önemli gelismeler 1930'larda Joseph Dallos öncülügünde Macarlar tarafindan gerçeklestirilmistir. 1930'lara kadar kontakt lens için kullanilan tek materyal cam iken bu tarihlerden itibaren cama göre çok hafif bir materyal olan bir pleksiglas, polimetilmetakrilat (PMMA) bu alana girerek lensin sadece kornea üzerinde durabilmesine olanak tanimistir. Yine ayni yillarda ilk rigid gaz geçirgen lensler olan Selüloid (selüloz asetat bütirad) lensler ilk kez kullanilmistir. Modern lens çaginin baslangici, 1948'de Amerikan Kevin Tuohy'in PMMA'dan yapilan Solexlens ismindeki korneal lensi insanlarda kullanmasinin oldugu kabul edilir. 1950'ler polimerize hidroksietilmetakrilat (HEMA) maddesinden yapilan hidrojel lenslerin (su içeren) girmesi ile çok önemli bir sürecin baslamasina sahne olmustur. Bu ilk yumusak lens Prag'da Otto Wichterle, Daroslav Lim ve Maximillian Dreifus tarafindan üretilmistir. Bu lenslerin seri üretimine olanak taniyan spin-cast makinesi 1966'da yine Wichterle'nin icadidir. 1970'lerde sert lenslerde önemli bir gelisme olmus, oksijen geçirmeyen PMMA materyalinin yerine oksijen geçirebilen rigid gaz geçirgen lensler (RGP) , CAB, Silikon akrilat ve daha sonra florokarbon materyallerden üretilmislerdir. 1990'larin basinda yumusak lens üretim teknolojisi degismis ve kopyalama sisteminin girisi ile planli aylik degisim lensleri kullanima girmistir. 1996 yilindan itibaren de Florosilikon hidrojel kontakt lenslerin icadiyla yumusak kontakt lenslerin oksijen geçirgenlikleri çok arttirilmis ve lensler gece asiri kullanilabilir hale gelmislerdir.